24 Mayıs 2009 Pazar

Bankalarda Operasyonel Skandallar - Société Générale

Bankacılık sektörünün en büyük operasyonel skandalı; 3. Napolyon tarafından kurulmuş, 150 yıllık geçmişiyle köklü bir Fransız bankası olan Société Générale’de 2008 yılının başında yaşanmıştır. 2007 yılında “The Banker” dergisi tarafından Avrupa’nın en iyi türev piyasası işlemleri yapan bankası seçilen Société Générale; bir personelinin bu piyasada yanlış pozisyon alması nedeniyle 2008 yılı Ocak ayında 4,9 milyar Euro zarar ettiğini açıklamıştır. Büyük pozisyonların zarar yazılarak kapatılması, finansal krizin ayak seslerinin duyulduğu o günlerde tüm piyasalarda şok satışlara sebep olmuş ve Amerikan Merkez Bankası 75 baz puan faiz indirimine gitmek zorunda kalmıştır. Etkileri ile sınırları Fransa’yı aşan bu olay bir personel tarafından gerçekleştirilen en büyük operasyonel skandal olarak tarihe geçmiştir.

4,6 milyar Euro tutarındaki tarihi zararın baş mimarı olan Jerome Kerviel, 2000 yılında üniversiteden mezun olduktan sonra Société Générale’in yatırım ünitesinde destek ve kontrol personeli olarak göreve başlamıştır. Kerviel, bankada kontrolör olarak çalışırken aynı zamanda yüksek lisansını da tamamlamış ve 2005 yılında Delta 1 olarak adlandırılan, piyasaların geleceğini öngörerek büyük finansal operasyonlar ile bankanın kaynaklarını yöneten ekibe trader olarak transfer olmuştur. Çevresi tarafından hep başarılı olmak isteyen hırslı bir çalışan olarak tanınan Kerviel, Delta 1 ekibinde üstlerinden habersiz riskli pozisyonlar almaya başlamıştır. 2005 yılında yaptığı ilk yetkisiz işlem ile bankaya 500.000 Euro kazandırmış, bu olay Kerviel’in kendisine güvenini daha da arttırmıştır.

Kerviel, 2007 yılı sonuna kadar yetkisiz işlemlerini sürdürmüş ve kâr etmeye devam etmiştir. Olayın açığa çıkmasından sonra yapılan incelemede Kerviel’in 2007 yılı içerisinde toplamda 1,4 milyar dolar kâr ettiği ortaya çıkmıştır. Bu noktada Société Générale’in en önemli hatasının, son yıllarda hızla büyüyen yatırım faaliyetlerini kontrol etmekte yetersiz kalması ve bu yöndeki uyarıları göz ardı etmesi olduğu görülmüştür. Bankanın 2006 yılında tüm bankacılık işlemlerinden elde ettiği kârın yarısı yatırım işlemlerinden kaynaklanmış, bu yüksek kâr ise bu ünitenin sıkı bir şekilde denetlenmesi konusundaki motivasyonu azaltmıştır. 2007 yılının Mart ayında Fransa Bankacılık Komisyonu, yaptığı incelemelerden sonra bankanın iç denetim mekanizmasının güçlendirilmesini istemiş ve özellikle Delta 1 ekibinin iyi bir şekilde denetlenmesi gerektiğini belirtmiştir. Société Générale’in bu uyarıları dikkate almayarak büyük kârlar karşısında bu ünitedeki kontrol zayıflığına göz yumduğu iddia edilmiş ve banka ağır şekilde eleştirilmiştir. Olayın detaylarının ortaya çıkması ile mudilerin bankaya olan güveni ciddi şekilde zedelenmiş ve banka 22,5 milyon müşterisine tek tek mektup yazarak özür dilemek zorunda kalmıştır.

Daha önceden destek ve kontrol biriminde çalışan Kerviel, trader olmadan önce işlemlerin operasyonel süreçlerinin gerçekleştirildiği arka ofiste işlerin hangi kontroller ile nasıl yürütüldüğünü çok iyi öğrenmiştir. Bu tecrübesi Kerviel’e, trader olarak işlem yaptığı sürece zayıf kontrolleri aşması konusunda yardımcı olmuş ve Kerviel yetkisiz işlemler ile aldığı riskleri sahte hesaplar açarak gizlemiştir. Yapılan incelemelerde Kerviel’in tüm bu işlemleri yaparken bazı arkadaşlarının bilgisayarına izinsiz olarak girmiş ve onlar adına gereken onayları vermiş olduğu tespit edilmiştir. Société Générale’de kullanıcı şifrelerinin belirli zaman zarfında değiştirilme zorunluluğunun olmaması sistem güvenliğinde büyük bir kontrol zafiyetine sebep olmuştur.

Sahte işlemler yapılarak gizlenen pozisyonların tespit edilmesindeki en önemli kontrol noktalarından bir tanesi de personellerin düzenli olarak izine çıkartılmasıdır. Birçok bankada her personel için yılda en az bir defa yedi gün kesintisiz olarak tatil yapma zorunluluğu getirilmiştir. Personele verilen bir haftalık zorunlu iznin tek sebebi personel tarafından gizlenen suistimallerin açığa çıkmasını sağlamaktır. Suistimal yapan personel gizlediği işlemleri izinli olduğu süre boyunca gizleyemeyecek ve bu tür olaylar büyümeden ortaya çıkartılabilecektir. Yapılan incelemede Kerviel’in son 8 ay içerisinde 7 gün kesintisiz olarak izin yapmadığı ve bu konuda da Kerviel’in yöneticisinin İnsan Kaynakları Bölümü tarafından bir kez ikaz edildiği ancak bu uyarıyı ciddiye almadığı tespit edilmiştir. Şifre değiştirme ve bir hafta kesintisiz izin zorunlulukları gibi kontrol noktaları her ne kadar küçük ve önemsiz gibi görülse de buralarda yaşanan eksiklikler bir araya gelince büyük kontrol zafiyetleri meydana getirmekte ve sonucunda Société Générale’de yaşandığı gibi büyük skandallara neden olabilmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder